NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ
بْنُ عَمْرِو
بْنِ
السَّرْحِ
وَأَحْمَدُ
بْنُ سَعِيدٍ
الْهَمْدَانِيُّ
قَالَا
أَخْبَرَنَا ابْنُ
وَهْبٍ
أَخْبَرَنَا
ابْنُ
لَهِيعَةَ
عَنْ مُوسَى
بْنِ
جُبَيْرٍ
أَنَّ
عُبَيْدَ
اللَّهِ بْنَ
عَبَّاسٍ
حَدَّثَهُ
عَنْ خَالِدِ
بْنِ يَزِيدَ
بْنِ
مُعَاوِيَةَ
عَنْ دِحْيَةَ
بْنِ خَلِيفَةَ
الْكَلْبِيِّ
أَنَّهُ
قَالَ أُتِيَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
بِقَبَاطِيَّ
فَأَعْطَانِي
مِنْهَا
قُبْطِيَّةً
فَقَالَ
اصْدَعْهَا
صَدْعَيْنِ
فَاقْطَعْ
أَحَدَهُمَا
قَمِيصًا
وَأَعْطِ
الْآخَرَ
امْرَأَتَكَ
تَخْتَمِرُ
بِهِ
فَلَمَّا أَدْبَرَ
قَالَ
وَأْمُرْ
امْرَأَتَكَ
أَنْ تَجْعَلَ
تَحْتَهُ
ثَوْبًا لَا
يَصِفُهَا
قَالَ
أَبُو دَاوُد
رَوَاهُ
يَحْيَى بْنُ
أَيُّوبَ
فَقَالَ
عَبَّاسُ
بْنُ
عُبَيْدِ اللَّهِ
بْنِ
عَبَّاسٍ
Dihye b. Halîfe el-Kelbî
(r.a)'den rivayet edilmiştir: Dedi ki;
Rasûllullah (s.a.v.)'e,
kubtiyye denilen ince kumaşlar getirilmişti. Onlardan birini bana verdi ve:
"Bunu ikiye böl,
birini (kendine) gömlek dik; diğerini de hanımına ver, onu kendisine başörtüsü
yapsın" buyurdu. Sözlerine şöyle devam etti: Hz. Nebi'in bu emrini alan)
el-Dihye (oradan ayrılmak üzere) sırtını döndüğü zaman (Hz. Nebi ona):
"Hanımına (bu
kaputun) altında kendi (teni)ni göstermeyecek başka bir elbise giymesini de
emret" dedi.
Ebû Dâvûd dedi ki: Bu
hadisi (Musa b. Cübeyr'den) Yahya b. Eyyub da rivayet etti. (Şu farkla ki,
Ubeyduliah b. Abbas'dan) "Abbas b. Ubeydullah b. Abbas" diye
bahsetti.
İzah:
"Kubüyye"
ketenden dokunmuş ince kumaş demektir. Mısır'ın yerlileri olan kiptiler
tarafından dokunduğu için onlara nisbet edilerek bu isim verilmiştir.
Memleketimizde bu çeşit
kumaşlara verilen kaput isminin "Kubtiyye" kelimesinin bozulmuş şekli
olması muhtemeldir.
Hz. Diriye, sözlerinin
başında kendisinden "ben" diye bahsettiği halde, sonunda üçüncü bir şahıstan
söz edermiş gibi Dihye diye bahsetmesi edebiyatta "iltifat" denilen
söz sanatlanndandır.
İnce elbiseler
sahibinin tenini dışarı yansıttıkları için Hz. Nebi bu tehlikeye dikkat çekmek
gayesiyle Hz. Dihye'ye bu durumdan bahsetmiş ve hanımının elbisesinin altına
bir elbise daha giymedikçe onu giymemesi için uyarmıştır.
Altında başka bir
elbise olmadan bu çeşit elbiseleri giyenler daha ziyade kadınlar olduğu için
Hz. Nebi bu uyarısını yaparken Hz. Dih-ye'nin hanımı üzerinde durmuş, Hz.
Dihye'nin üzerinde durma lüzumu hissetmemiştir. Çünkü erkekler gömleklerine
genellikle şalvar üzerine giyerler.